Takip pıtırcıkları

şinasi sahnesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
şinasi sahnesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Aralık 2017 Pazar

Son Tango

İkinci kez aynı oyunu izledim kesinlikle izlemeye değer mutlaka gidin. Senenin sonuna gelirken sanki 20 yıldı bu yıl.

19 Aralık 2017 Salı

Yeraltından Notlar



YERALTINDAN NOTLAR

*demin… seninle… birleştik… birbirimize ağzımızı açıp tek söz söylemedik. sonra da tuttuk, yabansı yabansı konuştuk… sevişmek bu mudur? insanlar böyle mi birleşmeli? bu, rezillik değil de nedir?
*kolay elde edilmiş bir mutluluk mu, yoksa insanı yücelten acı mı daha iyi?

Uzun zamandır izlediğim en iyi oyunlardan bazen klasiklerden şaşmamak gerekli sanırım.


Hayatımdaki en büyük şükür sebebim gardaşım İYİ Kİ varsın,iyi ki doğdun.

Ananemin en çok söylediği Allah iyi insanlarla karşılaştırsın sanırım dünyadaki en güzel dileklerden biri, çok iyi insanlar biriktirdim. İş arkadaşınız bazen en yakın arkadaşınız olur, omzunda bile ağlarsınız. Hayatın bana dayatmaya çalıştıklarını, önyargıları kırmayı öğrendiğim bir süreç.

El ele yürümek en hasret olduğum…
‎”elele yürümek- bunu yapabilecek miyiz?” diye sormak istemiştim sana: -herhalde -galiba kemal demirel’den yıllar önce işittiğim; belki kendi sözü olan- o sözü anımsamıştım: ‘sevgi, iki insanının birbirlerinin yüzüne bakmaları değil, birlikte aynı yöne bakmalarıdır.’elele tutuşma edimini düşün - bunu, en başından başlayarak, kendiliğinden, doğallıkla, hiç yadırgamadan yapmıştık: benim sağ elim, senin sol elin; tıpatıp, içiçe, sımsıkı… öyle olurdu ki, sokağa, yürümeye çıktığımızda, ellerimiz sanki kendiliklerinden bilirlerdi tutuşmaları gerektiğini; aynı anda da, karşılıklı, birbirlerini bulup, kavuşurlardı.bu, birbirimize iletmekte olduğumuz anlam(lar)ın bir tür odak noktasıydı - sanki, ilişkimizin, somut, fiziksel, hatta ‘duyumsal’ temeli..ve tabii, ‘yürümek’ - bu konuda kafamı nasıl bozmuş olduğumu biliyorsun: y ü r ü m e - b i r l i k t e yürüme… -daha ulu birşey bilmiyorum. -sevişmek bile, bütün yakınlığıyla, yüceliğiyle, güzelliğiyle; ama patlayan ve sönen tutkusuyla, heyecanıyla, doyumuyla, birlikte yürümektan daha üstün değil- hele, bir de, birlikte gidilecek bir yer (bir amaç, bir erek) varsa…
---yürüyüş----ne kavram ama!…. ”  (Oruç Aruoba)
Ne derin bir yazıdır bu.

28 Kasım 2017 Salı

Yol Arkadaşım



50 gündür yaşanılan ve yaşatılanlar, ve uzun zamandır kandırılmak.

ŞİİRİN HAKKINI VEREBİLENLERE;
Seneler Geçsin,
Sen Beni bil ben seni bileyim istiyorum.
Benim olduğun kadar dostlarının,
Dostlarının olduğun kadar benim ol istiyorum.
Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım.
Yaşayalım ki,Öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı.
Birbirimizin omuzlarında ağlamalıyız.
Sen çok dertlenip,içip arkadaşlarınla eve gelmelisin.
Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız.
Öyle ki,yalnız sıkılmak sıkmalı bizi.
Yaşayalım ki,paramız olunca sevinelim.
Güzel günlerimizi,evimizde,bir şişe şarap ve pijamalarımızla kutlamalıyız.
Ya da bazen dostlarla ucuz biralar içerek.
Böylece yaşamalıyız işte.
Sonra çocuklarımız olmalı,
Düşünsene senin ve benim olan bir canlı.
Geceleri ağladıkça sırasıyla susturmalıyız.
Sen arada mızıkçılık yapmalısın.
Ve ben söylenerek sıranı almalıyım.
Yorgun olduğum için yemek yapmamalıyım,
Söylenerek yumurta kırmalısın.
Hava soğukken birbirimize sıkıca sarılıp yatmalıyız.
Zaman su gibi akıp giderken,
Her şey yaşanmış bir hayatımız olmalı.
Her şeye rağmen hiç bıkmamalıyız birbirimizden.
Mutluda olsa,Kötüde olsa,
Yaşadığımız günler bizim günlerimiz olmalı.
Saçlara düşünce yada gidince aklar,
Çocukları güvence altına alıp gitmeli bu şehirden.
Kavgasız,Her sabah cinayetle uyanılmayan,
Sessiz bir yere gitmeliyiz.
Geceleri balkonda denizi seyredip,
Sandalyelerimizde sallanmalıyız.
Eve gelip benden kahve istemelisin.
Çocuklar gelmeli ziyaretimize,
Geçmişteki hareketli günlerimizi anımsamalıyız.
Öyle sevmelisin ki beni,

Bu yazdıklarım korkutmamalı seni,
Tebessümler açtırmalı yüzünde.
Birgün bu hayatı bırakıp giderken,
Sadece mutluluk olmalı yüzümüzde
Birbirimiz sevmenin gururu olmalı
Her şeyde.
CAN YÜCEL.Son.

YOL ARKADAŞIM; Gerçekten yol arkadaşım olanla filmi izlemek,bir komedi filminde hüzünlenmek. Normalde eğlenceli bir film.
Şempanzeler; Sezonu çok durağan ve sıkıcı bir oyunla açtım 2.yarısını izlemedim bile gitmeyin boşuna emeğe yazık cidden oyunculuğa.
Kendinizi aşın sınırları zorlayın,kendiniz için byüyük olan küçücük şeyler başarın hırs yapın.
*Lens kullanmayı öğrenmek-kullanmak 

6 Mayıs 2016 Cuma

Filmli günler.

 
 Benny&Joon: Johnny Deep hayranı olarak 1993 yapımı bu filmi izlemek için geç bile kalmışım çok tatliş, mutlaka izlenmeli. En sevdiklerimden oldu bile.
"Bazı kültürler penirlerle ilişkilerine göre tanımlanır"
Before We Go: Sırf geçmişe telefon edilen sahneler için bile izlenebilecek tatlı bir film. 
"-Mükemmel bir ilişkiniz varmış.
-Mükemmelmiş, mükemmel diye bir şey yoktur. Tek yapman gereken mücadele edeceğin kişiyi seçmektir."
What If: Erkekten arkadaş olur mu gibi saçma sapan kalıp yargıları pekiştirmek için bir film daha, alın size önyargılar. Ama eğlenmelik romantik komedi.
Aynı oyunu 1 yıl arayla farklı sahnede tekrar izliyorum. Ama kesinlikle İrfan sahnesinde çok farklı,çok daha etkin. Ağır bir oyun konu olarak ve ikinci kez içimi sıktı.

21 Nisan 2016 Perşembe

Think happy BE happy. Öyle bir rüya ÖYLE.

Mutlu düşünelim mutlu, huzurlusu güzeli olsun.
Bir kutu mutluluk çıktı herkes mutluluğa sığındı komik canlılarız, kendimize kutu ısmarlar olduk dünya devinim halinde bunlar hep yalnızlıktan.
Küçük minnak prens ne demiş aslolan yürektir yüreğimiz söyler bize doğru yolu I HOPE SO.
Kaçırmamak gerek bu filmi. Bence çok duygusal, çok hüzünlü çocuklara izletmeyin çocuk filmi değil bu animasyon.
Yaşamak denilen bu zahmetli iş; oyunu haftalar öncesinden almışım kafam o kadar dağınık ki  ve oyuna saatler kala farkedip apar topar gidiyorum. Oyunculuk kesinlikle mükemmel, oyun konu olarak daraltıcı ama gidilmesi gereken bir oyun, ben sevdim.
Süreçten daha önemli bişey varsa oda yanında gardaşının olması gerçekten Can abla can...

19 Kasım 2015 Perşembe

Grönholm Metodu-İnsan olmak.

Sezonu inanılmaz güzel bir oyunla açtım yehuuu.Önyargılarınızı bir atsanız, cinsiyetçi kalıplarınızı dünyayı yaşancak bir yer haline getirceksiniz ve ey insanlar hepimizin kulvarı ayrı oyüzden kıskançlık ve hırslarınızı yutsanız dedirten bir oyun.Şükredin ama başkasından iyiyim şeklinde değil.
Ah Ankara ve Tunalı seni seviyorum son iki yılda taso gibi biriktirdiğim arkadaşlıkları düşündüm iyi geldiler buna şükrettim,oyun sırasında benimle aynı hisleri hisseden insanların olup aynı anda aynı yorumu yapabilmek güzel.Bu ara içime attıklarım var bide,ah bir şöyle bir böyle derken dengeyi bulabilmek umuduyla.

19 Kasım 2014 Çarşamba

İkincii Dereceden.

 Tek Kişilik Oyunlar Haftasının güzel oyunlarından. İDT oyunu kesinlikle izlemeniz gerekenlerden.İroni dedikleri bu olsa gerek dedirten bi oyun.